s

LGS, işsizlik ve iş beğenmemezlik

Liselere Giriş Sınavı LGS’de fırtınalar kopuyor. MEB, sınav sonrasında olduğu gibi sonuçların açıklanmasından sonra da eleştiri bombardımanına uğradı. Kafalar karmakarışık.

2025 LGS’ye “Bugüne kadarki en zor sınav” deniliyordu, soruların tümünü yapan tam 719 şampiyon çıktı! Birkaç yanlışı ya da boşu olanların sayısı ise binlerle ifade ediliyor. Bu da akıllara “Bu nasıl bir sıralama sınavı?” sorusunu getiriyor.

Çok daha ilginci, soruların tamamını yapan öğrenciler yani şampiyonlar bile kontenjanların sınırlı olması nedeniyle ilk tercihlerine girememe tedirginliği içerisinde.

90 soruluk bir sınavda 80 üzeri net yapan her öğrenci üstün başarılıdır. Hele ki böylesi zor bir sınavda ama onlar da kendilerini değerli hissedemiyor!

Bu konuda çok yoğun tartışmalar yaşanıyor. “Sınav zor olsa bu kadar şampiyon mu çıkardı?” diyen de çok, “Çocuklarımıza öylesine yükleniyoruz ki böylesi zor sınavlar bile bazılarına çok kolay gelebiliyor” diyen de.

Soruların sızdırılma ihtimali üzerine ve şampiyonların belli kentlerden ya da okullardan çıktığına göre de büyük tartışmalar yaşanıyor ama MEB hepsini yalanladı. Keşke daha şeffaf olsa. İşte o zaman bırakın yalanlamayı, açıklama yapmayı gerektirecek tartışmalar hiç yaşanmazdı!

Örneğin önceki yıllarda olduğu gibi şimdi de Türkiye ortalamaları, kentlerin başarı sıralaması, ayrıntılı LGS raporu, şampiyonların okul türlerine göre dağılımı ve okul türlerine göre ortalamalar, okul başarıları ile sınavlar arasındaki korelasyon neden yayınlanmıyor?

“Şehirler arası rekabete neden olur” gerekçesi maalesef havada kalıyor çünkü sınavın kendisi zaten bir rekabet ve herkes sınavlara dair her ayrıntıyı bilmeli. Örneğin yaşadıkları kent eğitimde son sıralarda yer alıyorsa vicdanı sızlamalı, başarılıysa bununla gurur duymalı. Tercih yaparken de hangi ortaokullar daha başarılı bunun farkında olmalı!..

Şampiyonların pek çoğu özel okullardan! Peki, özel okulların genel başarı oranları ne? MEB de şu soruyu kendine sormalı okulların yüzde 90’ı devlet okuluyken böylesi bir tablo niye? Özeller şampiyonları almak için yarışırken, popüler devlet liselerinin Anadolu’dan gelen şampiyonlara “Okul yurtlarında yerimiz yok, başınızın çaresine bakın” demeleri ne kadar doğru?

Yazacak, konuşacak, paylaşacak eminiz ki hepimizin çok sözü var. Peki, bu neyi değiştirecek? Benzeri tartışmalar, önceki yıllarda da fazlasıyla yaşandı. Zerre kadar ciddiye alınsaydı, bugün bunları değil yapay zekâyı, yeni meslekleri, yeni iş modellerini, değişen dünyayı ve beklentileri konuşuyor olurduk ama bozuk plak gibi kaldığımız yerden aynı nakaratı dinleyip duruyoruz. Hem de en az 50 yıldır!..

Bugün başvur

yarın işe başla!

İşsizlik öyle boyutlardaki “Bugün başvur, yarın işe başla” söylemi kulağa hoş seda olarak gelse de çok fazla inandırıcı gelmiyor. Ama doğru. İsteyen test etsin. Aranan niteliklerdeki bir işe ihtiyacı olan da acele etsin…

Önceki gün hasta ziyareti için Ankara Bilkent Şehir Hastenesi’ne gittim ve bu arada doktorlarımızın yanı sıra Başhekim Levent Öztürk’le sohbet etme imkânımız oldu. Hemen her gün 150, 200 bin kişinin girip çıktığı devasa bir hastane. Pek çok konu konuşuldu ama satır arası en çok dikkati çeken konu Öztürk’ün hijyen konusuna gösterdiği hassasiyet ve eleman bulamıyoruz yakınmasıydı!

“Bin personel alacaktık ancak 500 başvuru oldu” dedi. “Herhalde çok az para veriyorsunuz ya da iş garantisi yoktur veya iyi duyurmamışsınızdır, yoksa böylesi bir ortamda kim çalışmak istemez ki!” dedim.

Tedirginlik duyulacak hiçbir şeyin olmadığını, duyuru konusunda da ellerinden geleni yaptıklarını söyledi ve insan kaynaklarından işin vasfı ve sağlanacak katkıları istedi.

Gelin isterseniz önce iş ilanına bir göz atalım sonra da nedenlerini sorgulayalım…

Hijyen Görevlisi İş İlanı

Ankara Bilkent Şehir Hastanesi ekibimizde görevlendirilmek üzere, çalışma arkadaşları arıyoruz!

Aranan Özellikler: Vardiyalı çalışmaya uygun; 18-60 yaş arası; haftada 1 gün pazar günü izin; takım çalışmasına yatkın; hijyen kurallarına önem veren.

Yan Haklar: Servis imkânı; yemekhane hizmeti; bayram & yılbaşı alışveriş kartı: kariyer ve mesleki gelişim olanakları.

İletişim Numarası: 0 (535) 205 43 53

Çelişkiler zinciri

İnsana hele ki yaşlı ve hastalara hizmet aşkıyla dolu olanlar için böylesi işler dünyanın her yerinde bir zorunluluk değil bir fırsat. Öğrenciyken ya da mezuniyet sonrasında sivil toplum örgütlerinde gönüllük çerçevesinde ya da meslek olarak yapana sosyal farkındalık kazandıran bir durum.

Bizde iş beğenmemezlik olduğunu sanmıyorum. Böylesi işleri canı gönülden yapmak isteyenler hep vardı, olmaya da devam edecektir. Nitekim başvuranlar arasında emekli öğretmenler de varmış.

Hastanelerde hijyen yoksa gerisi teferruattır. Bu iş yapanlar da sağlık zincirin en önemli halkalarından birisidir. Yeter ki onlara hak ettikleri değeri verip saygı duyalım…

Özetin özeti: Her çocuğumuz, her yurttaşımız gibi her iş ve her meslek de çok önemlidir…

Haber Yorumları

Henüz Yorum Yapılmamış.

Sende Yorum yap

Son dakika haberler

En güncel ve en doğru, tarafsız haberin merkezi.