Akdeniz’de yeni üçlü mekanizma

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, geçen hafta İstanbul’da İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ve Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid Dibeybe ile sürpriz zirvesi, Yunanistan’ı zıplattı. Yunan basını ve muhalefeti iki gündür iktidara yüklenmekle meşgul.
İstanbul’daki zirvenin anlamını Libyalı bir gazetecinin tespitleri üzerinden anlatacağım. Ama ondan evvel yediyıl önceki bir başka fotoğrafı hatırlatayım. 16 Kasım 2018’de “Türkiye Palermo’dan ayrıldı, Libya’dan değil” başlıklı bir yazı yazmıştım. Daha fazla ayrıntı için o yazıya bakabilirsiniz. Akdeniz’de kutuplaşmanın had safhaya çıktığı bir dönemdi. Libya yine odaktaydı. Dönemin Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve Libya Özel Temsilcisi Emrullah İşler, İtalya’nın Palermo şehrinde düzenlenen Uluslararası Libya Konferansı’ndan bir fotoğraf ve altında yazılan yazı nedeniyle, tepki göstererek “çekildi”. Nedeni, dönemin İtalya Başbakanı Giuseppe Conte’nin, Türkiye ve Katar’ın “dışarıda bırakıldığı” gayri resmi bir toplantıdan paylaştığı fotoğraf ve altına yazdığı yazıydı. Conte, “İtalya Akdeniz’in başrol oyuncularını bir araya getiriyor ve Libya için diyalogu yeniden başlatıyor” yazmıştı. Oktay ve İşler, Türkiye’nin Akdeniz’in bir parçası olmadığına yapılan bu vurguyu protesto ederek konferanstan ayrıldılar.
İş bilir Meloni
Conte’nin paylaştığı fotoğraftaki ülke temsilcileri ile Türkiye’nin ilişkileri o dönem sıkıntılıdan da öte bir durumdaydı. Ne yapılmaya çalışıldığı bu yüzden aşikârdı. Bugün ise durum çok farklı. Meloni, bugün Avrupa’da Erdoğan ile ilişkisi en iyi durumda olan bir iki isimden biri.
Zirve’nin ardından Libya Ulusal Birlik Hükümeti’nin yaptığı açıklamada Dibeybe’nin, ortak projeler başlatmak ve öncelikli konulardaki çabaları birleştirmek için Libya, Türkiye, İtalya ve Katar’dan oluşan dörtlü bakanlar toplantısı çağrısında bulunduğu açıklandı. Meloni’nin ofisi ise göç kontrolünde Türkiye ile yapılan iş birliğinden elde edilen “mükemmel sonuçları”övdü. “Ankara ile çalışmaktan çıkarılan derslerin” Libya Ulusal Birlik Hükümeti’nin göç konusundaki çabalarını desteklemek için de kullanılması gerektiği vurgulandı. Şimdi buna “nereden nereye” denilmez mi?
Üç taraf da zirveye ilişkin göç akımlarının yönetilmesi konusunu öne çıkarsa da, özellikle Libya’nın, “Enerji, petrol ve gaz, altyapı alanlarında ortaklığın güçlendirilmesi, limanlara yatırım yapılması, elektrik şebekelerinin geliştirilmesi ve ortak stratejik projelerin desteklenmesi gibi konuların yanı sıra Libya’nın Akdeniz’deki bölgesel projelere bağlanmasının önemi vurgulandı” ifadesinin altını çizmek gerek. Haziran sonunda Libya Ulusal Petrol Kurumu (NOC) ile Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) dört deniz sahasında sismik arama ve sondaj anlaşması yapınca, Yunanistan’ın yine koşa koşa AB’ye şikayete gittiği hatırlandığında daha da anlamlı.
Libya Observer ne dedi?
Libya Observer, Trablus merkezli bir yayın kuruluşu. Kıdemli Politika Editörü Abdulkader Assad, İstanbul Zirvesi için “sıradan bir diplomatik görüşmeden çok daha fazlası” dedi. Zirvenin zamanlamasına vurgu yapan Assad, “Libya ile Yunanistan arasında yeniden alevlenen gerginliğin hemen ardından geldi; bu da bir tesadüf olarak görülemez” dedi ve değerlendirmesini şöyle sürdürdü:
“...Bu son zirve, bir karşı mesaj olarak okunmalıdır: Türkiye ve Libya’nın temel stratejik çıkarlar konusunda aynı çizgide olduğunu ve Avrupa Birliği ve NATO üyesi olan İtalya’nın bu çizgiye karşı çıkmak yerine, onunla etkileşime girmeye istekli olduğunu belirten bir bildiri. İtalya’nın zirvedeki varlığı belki de en ilgi çekici boyuttur. Roma, Akdeniz politikasını tarihsel olarak Brüksel ile kendi ulusal çıkarları, özellikle de enerji güvenliği ve göç kontrolü konularında, arasında dengelemiştir. İtalya, İstanbul’da Türkiye-Libya eksenine katılarak, bölgedeki konumunun bir dönüm noktasına, en azından nüanslı bir yeniden ayarlamaya işaret etmiştir. Başbakan Meloni’nin katılımı pragmatik bir hamle olarak yorumlanabilir. AB birleşik bir Akdeniz politikası oluşturmaya çalışırken, İtalya, Avrupa ve Kuzey Afrika arasında bir köprü olma rolünü öne sürüyor”.
İstanbul’daki üçlü zirve Akdeniz’de yeni bir üçlü mekanizmaya işaret ediyor. Üçlü ittifak gelişir, bir de yeni paydaşlar katabilirse, eski ittifakları anlamsızlaştırabilir. Libyalı gazetecinin de söylediği gibi, “İstanbul’da yeni bir dönem başlamış olabilir.”
Categories: Akdeniz’de yeni üçlü mekanizma
Sende Yorum yap