Yeni bir müzik platformu
Stream platformlarının iki günahını artık herkes yüksek sesle dillendiriyor.
1) Telif dağıtım sistemindeki adaletsizlik.
2) Müzik önerme işini tamamen algoritmaya ve yapay zekâya emanet etmek.
Bu platformların kullandığı abonelik yapısının değişmesi gerektiğini düşünenlerin sayısı giderek artıyor. Mevcut sistemde siz sevdiğinizi grupları ve sanatçıları dinlemek için abone oluyor ve aylık bir ücret ödüyorsunuz. Ancak sevdiğiniz grup ve sanatçılar milyonlarca kez dinlenen isimler değilse, sizin verdiğiniz para Taylor Swift’gillerin cebine gidiyor. Dinlediğiniz sanatçı neredeyse hiç kazanç elde edemezken, hiç dinlemediğiniz sanatçılar sizin ödediğiniz paralarla milyonlar kazanıyor. Sevdiğinizi isimler zorluklara rağmen müziğe devam edebilirlerse ne âlâ (yani sizin için ne ala ama onlar için hayat hep saha sor olacak), edemezlerse yok olup gidiyorlar. Ya milyonların dinleyeceği şarkılar yapacaklar ya da yok olacaklar.
Coda Music bu adaletsizliği yeni bir abonelik modeliyle gidermek yoluna gitmiş. Büyük firmalarla telif anlaşmalarını da yapmış. Bu sistemde abone olduğunuzda abonelik ücretinizin bir bölümünü doğrudan sevdiğiniz sanatçının hesabına gönderebiliyorsunuz. En azından paranız üzerinde bir tasarruf imkânınız oluyor. Öte yandan Coda, müzik öneri işini algoritmaya ve yapay zekâya da devretmiyor, gerçek insanlardan ve sizin gibi diğer kullanıcılardan öneriler almanıza imkan sağlıyor.
Mevcut müzik platformlarını eleştirmek ya da uyguladıkları modele karşı olmak teknolojik gelişmeyi kabul edememek ya da gelişmeye karşı olmak değildir. Teknoloji pek çok farklı yönde gelişebilir. İşte size çok basit bir örnek.
Google yapay zekâ özetleri basının sonu mu?
Davayı açan taraf, ABD’de faaliyet gösteren Penske Media. Bu şirket Rolling Stone ve Variety olmak üzere online ve offline pek çok yayını yönetiyor. Davanın konusu, Google’ın arama sonuçlarının tepesine kondurduğu yapay zeka özetleri. Penske Media bu özetlerin, kendilerine trafik kaybettirdiğini söylüyor. Çünkü bu özetlerde yazılanları okuyanlar, bu özetlerde yer alan bilgilerin bulunduğu linkleri tıklamaktan vazgeçiyorlar. Peki Google bu bilgileri alıp kullandığı, işlediği için telif ödüyor mu? Tabii ki hayır.
New York Times, New York Post gibi tanınmış yayınlar da aynı sebepten davalar açmışlardı. Avrupa’da açılmış toplu davalar var. İnternet, online yayıncılık derken geleneksel medya iyice bitme noktasına geldi zaten, ve yapay zekanın da bu gidişe bir faydası olmasını beklemiyorduk elbette. Ancak konu sadece medya ile ilgili değil. Yapay zekânın var olduğu bir dünyada telifleme işi gelişip çağa uygun bir şekilde içeriklerin ücretlendirilmesi meselesine bir çare bulamazsa, bütün meslek grupları tehlike altında.
İyimserler de hala “yapay zekâ işimizi elimizden alacak mı” sorusunu sormaya devam edebilirler. Soru çoktan yanıtlandı, duymak isteyene tabii.
Biliyor muydunuz?
Yeni online çılgınlığın uçak takibi olduğunu, insanların flightradar24.com gibi sitelere girerek sıradan uçuşları baştan sona takip ettiğini, geçen ay Guernsey’den Manchaster’a giden bir yolcu uçağının 1 milyon kişi tarafından takip edildiğini, flightradar24’e bunun nedenini soran Sunday Telegraph’ın “biz de bilmiyoruz” yanıtını aldığını; Biliyor muydunuz?
Sende Yorum yap