Avrupa’da Fenerbahçe’nin hakem şanssızlığı!
Fenerbahçe’nin şansına bu sezon Avrupa’da çok kötü hakem yönetimleriyle mücadele ediyor.
7’ye karşı 17 faul ve 4’er sarı kart!
Duran’a skandal ötesi çıkan bir de kırmızı!
Kuşkusuz karşılaşmanın genel özeti bu değil; ancak bize bir başka gerçeği de gösterdi.
Tedesco maç maç yola devam ediyor olduklarının altını ne kadar ısrarla çizerse çizsin akılların derbide olduğu anlaşılıyordu.
Kerem’in oyundan çıkışını, Nene’nin maçın ikinci bölümünde oyuna girişini bu şekilde açıklayabiliriz.
Fenerbahçe kendisini çok da fazla sıkmadı. Hırs yapmadı. Ekstra oynamadı.
7 faul de bunun zaten bir göstergesi oldu.
Ferencvaros için daha fazlasına da gerek yoktu; bu tempoda bile Fenerbahçe bu maçı kazanabilirdi.
Olmayışının öncelikli sebebi rakibin faullü oyunuydu. İyi bir UEFA hakemi buna engel olabilirdi. Bu maçta da Fenerbahçeli oyuncuların gördüğü kartları Ferencvaros’unkilerle kıyasladığınızda bile ayırt edilebiliyordu.
Diğer tarafta net vuruşa sahip santraforunun olmaması Fenerbahçe’yi zorlamaya devam ediyor.
En Nesyri’nin boş kaleye atamadığı pozisyonunun aynısını Varga attı.
İki pozisyon ne kadar birbirine benziyorsa vuruşlar arasında dağlar kadar fark vardı.
Aynı şeyi Talisca için de yazmamız gerekiyor. Mesafe tanımaksızın her yerden şut çekebilen bir oyuncu olmasına karşın kaleye isabet ettirmede aynı başarıyı gösterememeye devam ediyor.
Hal böyle olunca yediğini atamayan Fenerbahçe karşılaşma içinde gereksiz yere strese giriyor, çok rahat kazanması gereken maçı ancak berabere tamamlayabiliyor.
Tüm bunlara karşın 1-0 geriye düşer düşmez vitesi biraz yükselterek en azından beraberlik sayısını bulabildiler.
Geçen sezon olduğu gibi bu sezon da aynı yorumu yapmaya devam edeceğim.
Fenerbahçe’nin öncelikli hedefi Avrupa olmamalıdır.
Kolaylıkla ilk 8 hatta 4 takım arasına girebilir; ama turnuva takımı olmak diye bir şey var ve biz çok yakından biliyoruz ki Fenerbahçe o takım değil.
Her iki kulvarı aynı denklikte götürmek de takımlarımız şartları göz önünde bulundurulduğunda fazla hayale kaçmak oluyor.
Galatasaray’ın durumu ortada.
Ama son üç yılı önde tamamlamış olmanın verdiği bir rahatlık var; hatta Galatasaray için öncelikli hedef Avrupa olabilir.
Yine de stratejik olarak Avrupa’nın üst düzey liglerinde olduğu gibi tüm takımlar öncelikle kendi liglerini ön plana alıyorlar.
Hal böyle olunca Fenerbahçe’nin Galatasaray’ı; Galatasaray’ın da Fenerbahçe’yi hesaba katarak bu hafta Avrupa maçlarını oynamasını yadırgamıyorum.
Ayrıca takım içinde iyi ve doğru sinyaller de vardı.
Gencecik stoper Yiğit Efe bir bakıma sınavı geçerken, çok yerinde müdahaleler yapmayı başardı.
Levent oyuna girdikten sonra attığı kilit pasla maçı dengeleyen oyuncu oldu.
Asensio ve Alvarez orta alanda yükselen formlarıyla etkili olmayı sürdürüyorlar.
Biraz Talisca çokça da En Nesyri bu iki oyuncu ile uyumlu olabilseler ve az önce yazdığım gibi bitirici olabilseler çok şey değişecek Fenerbahçe’de.
Bu maçta Semedo da sivrilen oyuncuların arasındaydı.
Takımın geriden oyun kurma becerisi ve pas kalitesi de hızla yukarı doğru çıkıyor. Bunun etkisini, devamlılık olursa sezonun ikinci yarısında daha fazla gösterecektir Tedesco.
Evet, bu gece ile birlikte Avrupa kulvarına kısa bir ara veriyoruz ve derbinin havasına giriyoruz.
Zaten iki takım da çoktan o havaya girdiler bile.
Fenerbahçe’nin dikkat etmesi gereken en birincil konu; takımın yemeden gol atmayı beceremiyor oluşu.
Categories: Avrupa’da Fenerbahçe’nin hakem şanssızlığı!
Sende Yorum yap