DO ve CO FORMULA 1’DE LÜKSÜN SINIRLARINI ZORLADI! 30.000 VIP ile F1 Vegas zaferi
Göz alıcı bir spor olarak ün kazanan ve en yüksek gelirlilerin başka yerde ulaşamayacağı deneyimlerin peşinde koştuğu F1 Vegas’taki Paddock Club’ta 30.000 VIP konuğu ağırlayan DO & CO, rekorlarla çıtayı yükseltti

Mercedes F1 takımı Liverpool ya da NBA’deki birçok basket takımından neden daha değerli? 6 milyar dolar değerleme ile gerçekleşen yüzde 15’lik sürpriz yatırırmı (ABD’li girişimci George Kurtz, Toto Wolff’dan hisse aldı) okuyucularına bu başlıkla duyuran NY Times, Formula 1’e son dönemde izleyici ilgisinin arttığını, sponsorlukta lüks markaları kendine çektiğini yazıyordu. Formula 1’in Las Vegas Grand Prix’ine ulaştığımda girişteki soru yanıtını bulmuştu.
“14-25 yaş aralığındaki kitle, yeni heyecanı F1 yarışlarında buldu. Bırakın motor gücünü, sesi, otomobile ilgi duymayan hatta artık ehliyet bile almayan gençlerin ilgisi bir anda bu yöne çevrildi. Üstelik genç kızlar bu kitlenin yüzde 50’sini oluşturuyor. LVMH grubu 1.5 milyar dolarlık, Apple TV yıllık 150 milyon dolarlık F1 anlaşması ile bu gelecek vaat eden kitleye ulaşmak istiyor. Netflix F1 dizisi yaptı, geniş kitleye ulaştı. Brad Pitt ile F1 filmi çekildi, ilgi muazzamdı. Üstelik bunlar sadece birkaç örnek. F1’de şu an 310’u aşkın markanın sponsorluğu var. Amerikalı Liberty’nin F1’i 7 milyar dolara alımı, yükselişin başlangıcı oldu” diyen DO & CO’nun kurucusu ve CEO’su Attila Doğudan, F1 için henüz bunun bir başlangıç olduğunu söylüyor. F1 ile 33 yıldır iş yapan Doğudan, Vegas etabının ulaşılan rakamlarla sezona bambaşka bir değer kattığını da not ediyor. Hemen eklemek gerek, burada önemli bir etken de şehrin büyüsü ve F1’i sahiplenmesiydi. Vegas’ta yaşanılan F1 deneyimi, bu işin sadece bir yarış değil sosyal hayatın tam kendisi olduğunu açıkça ortaya koydu. En yüksek gelirlilerin başka yerde bulamayacağı deneyimler, binlerce VIP konuğu ağırlamak, ünlüleri eğlendirmek ve tabii ki yüksek kalitede yemek ve içki sağlamak…
F1 şehir gibi ışıldadı
Aslında dev gösterilere alışık olan Vegas geçmişte F1’e sıcak bakmıyordu. Şehre katkısına pek de inanmadıkları bir spor organizasyonu için yolları kapatmayı; düzeni bozmayı pek istemiyorlardı. Ama yeni kitle gençler ve lüks marka akını onları ikna etmeye yetti. İlk iki yıllık deneyim sonrası artık her şey planlıydı ve Vegas’taki Grand Prix, bu kez şehir gibi parıltılıydı. 6.8 km’lik o meşhur caddede sıralanan, havalimanına 10 dakika mesafedeki 150.000 oda kapasiteli ışıltılı otelleri, şehirle bütünleşen pisti, lüks restoran ve şovlarıyla Vegas F1’i elinden hiç kaçırmaya niyetli olmadığını ortaya koydu.
13.000 $’lık bilet yok sattı
Dünyaca ünlü yıldızlar ile dolar milyonerleri ve milyarderlerinden oluşan 30.000 kişilik VIP listesine 3 gün boyunca F1 Paddock Club’taki lounge salonlarında ve terasta ultra lüks ağırlama deneyimi yaşatan DO & CO, F1 ile 33 yıllık yolculuğun değerli bir parçası olarak her bir yarışta çıtayı daha yükseğe çektiğini bir kez daha gösterdi. Bu arada F1 ile sözleşme geçen sene 10 yıl daha ihalesiz uzatıldı.
Vegas’ta servis için dört futbol sahası büyüklüğünde gezici mutfak kuran şirket, bu mutfakları taşıyarak tüm yarışlarda kullanıyor. DO & CO’nun Avrupa, ABD ve Asya’da konumlanan üsleri de yarış takvimiyle uyumluluk açısından önemli avantaj sağlıyor. Paddock Club hafta sonu bileti kişi başı 5.000 ile 13.000 dolar aralığında satılıyor. Basit hesapla Vegas’ta120 milyon dolarlık gelire sadece lounge’lar ile ulaşıldığı görülüyor.

6.000 ıstakozla F1 rekoru geldi
Verstappen’in birinciliğine McLaren sürücülerinin aldığı ceza eklenince son iki yarış (Katar, Abu Dabi etapları) virajına çok daha renkli dönülen F1’de, yeme-içme ve ağırlama tarafında da rekorlar alt üst oldu. “6.000 ıstakoz, 15.000 istiridye , 4 ton prime bonfile, 1 ton kuzu pirzola, 2.5 ton taze levrek ve ton balığı, 15.000 jumbo karides, 12 ton sebze, 3 ton meyve, 2 ton parmesan peyniri, 2.5 ton Belçika çikolatası, 11.000 adet sushi, 9.000 taco, 11.000 pizza… Hepsi en iyi kalite ve hepsi de bitti” diye heyecanla rakamları sıralayan Attila Doğudan, sözlerini şöyle bitirdi: “Dünyanın en büyük spor etkinliğinde, 23.000 metrekarelik dünyanın en büyük mutfağını kurduk. Bu hafta sonu dünyanın en büyük restoranı da burası idi. En önemlisi de 1.400 çalışanımız Vegas’ta bizimleydi.”
Teknoloji damgası
311 sponsorun sektörlerine bakıldığında 1 numarayı yüzde 27’lik ağırlıkla teknoloji (Oracle, Google, Cisco, Dell ve Meta AI gibi küresel prestije sahip şirketler) alıyor. Sponsorların yüzde 20’si Ecolab (kimya endüstrisi), Mitsubishi Electric (otomasyon) ve JCB (inşaat makineleri) gibi sanayi şirketleri. Üçüncü sırada yüzde 13’le Unicredit, UBS, Goldman Sachs, Banco BRB, Citi ve Santander gibi sponsorların yer aldığı finans sektörü geliyor. Giyim ve aksesuar sektörü tüketici tarafında algıda seçicilikte öne çıkan markalarla anılıyor. TAG Heuer, Giorgio Armani, HUGO, Richard Mille, Adidas, Puma gibi markalar burada öne çıkıyor.

Hospitality’nin Harvard’ı geliyor
Misafirperverlik başlığı altında yeme-içme ağırlama alanında gelecek adına büyümeden umutlu olan Attila Doğudan, bu işin akademi çatısıyla gelişimi için önemli bir oluşuma hazırlanıyor. “Hospitality’nin Harvard’ını kurmak istiyoruz” diyen Doğudan; Viyana, İstanbul, Londra ve New York’ta önde gelen üniversiteler ve DO & CO deneyimi ile bu yatırımı yaparak gelecek nesiller ve sektör adına önemli bir girişime imza atmayı hedeflediklerini ifade ediyor.

Sponsorluk yarışında YAKIN TAKİP
Pist dışında Formula 1, spor, eğlence ve iş dünyası için küresel bir platforma dönüşmüş durumda. Bu sebeple Las Vegas sadece F1 takımlarını değil tüm dünyadan lüks ikonları, ünlü marka yöneticileri, yatırımcılar ve endüstri liderlerini de buluşturdu. İş ilişkilerini ve stratejileri güçlendirmek için onlara keyifli bir fırsat yarattı. Tüm bunlar takımlara sponsor yağmurunu da beraberinde getirdi.
54- McLaren; Google, Android, Cisco, Deloitte ve Goldman Sachs dahil 54 sponsorla bu alanda lider takım.
47- Onu BWT, Eni, MSC Cruises ve Microsoft’un da desteklediği Alpine (47) takımı izliyor.
42- Listede üçüncülük; Shell, Unicredit, IBM, Puma ve Giorgio Armani ile Ferrari’ye ait.
37- Kick ve Stake ile Sauber (37) dördüncü.
34- Oracle, Hard Rock, Visa ve Pepe Jeans ile Red Bull (34) ilk 5’te yerini alıyor.
‘THY ile doruğa çıktık’
DO & CO’nun 2025’in ilk yarısındaki gelirinin yüzde 80’e yakını havacılıktan, yüzde 13 etkinlik, yüzde 7 otel ve lounge’tan oluşuyor. Şirket 60’tan fazla havayolu, kendi restoranları ve otelleriyle degelir üretiyor. Attila Doğudan, gökyüzündeki butik ikram işine Avusturya’da Lauda Havayolları ile adım attığını, THY ile başladığı ortaklıkla doruğa çıktığını söylerken; TURKISH DO & CO uçak içi ikramda pek çok kez dünyada ‘en iyi’ ödüllerine sahip oldu. 3 kıta31 ülkede 17.000 çalışanı olan DO & CO’nun 5.000 çalışanı Türkiye’de bulunuyor. Etkinlik ikram gelirinde F1 ile birlikte UEFA Şampiyonlar Ligi, Avrupa Şampiyonası öne çıkıyor.
‘Kaybet, devam et o zaman kazanırsın’
Sıfırdan 2.5 milyar dolar cirolu DO & CO hikayesi yazan Attila Doğudan’ın ‘çok çalışmak’ dışında iş hayatındaki sırrı ne?” Doğudan, çok hızlı ve net yanıtlıyor: “Kaybetmek”. “İlk 10 yılımda ne iş yapsam hep battım. Battıkça çalıştım, para kazandım; kazandıklarımı yeniden işime yatırdım. Yeni şeyler denemekten hiç vazgeçmedim. Kaybet ve devam et. Esasında kaybetmek kazanmayı öğretiyor; kazanmak değil.”
ABD’li markalar birincilik peşinde
Formula 1’in küresel sponsor dağılımında çoğunluk yüzde 43 ile Avrupalı markalardan gelirken, son yıllarda Liberty Media’nın hamleleri ABD’yi öne çıkarıyor. Austin, Miami, Las Vegas gibi yeni duraklar ve 2026’da 11. ABD takımının gelişiyle Amerika’nın ağırlığı yüzde 41’e ulaşmış durumda.
Sende Yorum yap