Nükleer yıl 2026
SERKAN ARMAN - Türkiye’de 2026 yılında ‘nükleer dönem’ başlıyor... Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, 2026’da Akkuyu’nun ilk reaktörünü devreye almayı hedeflediklerini, nükleer enerjinin yeni gözdesi küçük modüler reaktörler (SMR) için Meclis’e kanun taslağı göndereceklerini ve Sinop ile Trakya’da yeni nükleer santraller için adımlar atmayı planladıklarını söyledi.
İstanbul’da ekonomi basınıyla bir araya gelen Bakan Bayraktar, nükleer enerjiden yerli gaz üretimine kadar pek çok alanda 2026’nın bir dönüm noktası olacağını vurguladı.
Kritik önemde
Türkiye’nin enerji talebinin yapay zekâ, veri merkezleri ve elektrikli araçlarla büyük bir ivmeyle büyüdüğüne işaret eden Bayraktar nükleer enerjinin bu süreçteki kritik önemini anlattı. Bayraktar “Bizim için 2026’da en önemli konu Akkuyu’nun birinci reaktörünün devreye girmesi olacak. 2026 artık burada elektrik üretimine başlamayı hedeflediğimiz yıl. 1950’li yıllarda başlayan nükleer serüvenimizde, yani 70. yılında Türkiye nükleerden elektrik üretir hale gelecek” dedi.
Yüksek yerlileşme
Sinop ve Trakya projeleri hakkında da konuşan Bayraktar, “2026 müzakerelerin bittiği ve hükümetler arası anlaşmaların imzalandığı bir yıl olacak. Rusya, Çin, Güney Kore ve Amerika ile görüşmelerimiz devam ediyor. En rekabetçi teklifi ve en yüksek yerlileşme payını hedefliyoruz. Kendi sanayicilerimizin ve firmalarımızın bu süreçte yer almasını çok önemsiyoruz” dedi.
Altın ve nadir toprakta‘milli şampiyon’ planı
Milli maden şirketi olarak konumlandırılan Eti Maden altın ve kritik maden üretiminde atağa kalkıyor. Bakan Bayraktar “Eti Maden’i sadece borla sınırlı kalmayan milli bir şampiyona dönüştürmek istiyoruz. Nijer’de yürüttüğümüz altın madeni projesinde 2026 yılında altın üretmiş olacağız. Bu çalışmaları MTA ile birlikte yürütüyoruz. Pakistan, Özbekistan ve Afganistan gibi zorlu ama potansiyeli büyük coğrafyalarda da madencilik faaliyetlerimizi artıracağız” dedi.
Nadir toprak elementleri konusunda Beylikova’daki çalışmaları endüstriyel tesise dönüştürmeyi hedeflediklerini belirten Bayraktar “Nadir toprak elementlerinde yüzde 92-93 seviyelerinde saflığa ulaştık. 2026 yılı içerisinde endüstriyel tesisin temelini atmayı planlıyoruz. Bu madenleri hiçbir ülkeye vermedik, tamamen milli menfaatlerimiz doğrultusunda ticarileştireceğiz. Çin bu konuda teknolojide önde olsa da Avustralya ve Avrupa ile de iş birliği imkânlarını değerlendiriyoruz” diye konuştu.
Diyarbakır kaya petrolünde potansiyel büyük
Diyarbakır kaya petrolünde yeni bir sayfa açmaya hazırlanıyor. Bakan Bayraktar 2026 yılında Diyarbakır’da fracking yani çatlatma yöntemiyle üretime odaklanacaklarını belirterek “Diyarbakır’da Amerikalı ortaklarımızla yürüttüğümüz çalışma 7 bin 200 kilometrekarelik devasa bir alanın potansiyelini barındırıyor. 2026 yılında burada yapacağımız yatay sondaj ve çatlatma işlemleri başarılı olursa Türkiye petrolcülüğünde oyun değiştirici bir etki göreceğiz. Diyarbakır’daki bu sahanın günlük 250 bin varil üretim kapasitesine ulaşabileceğini düşünüyoruz” dedi. Aynı teknolojinin Trakya’da kaya gazı aramaları için de planlandığını ifade eden Bayraktar “Bu yöntemi Trakya’ya da taşıyacağız ancak orada petrol değil gaz emareli bir hedefimiz olacak” açıklamasını yaptı.
Enerji desteği ve yeni tarife modeli
Enerji desteklerinin devam edeceğini ancak daha etkin bir dağılım planlandığını belirten Bakan Bayraktar 2026 yılında yeni bir modele geçileceğini duyurdu. Bayraktar şunları söyledi:
“Desteklerin gerçekten ihtiyaç sahibi olan dar gelirli kesimlere gitmesi esas olacak. Son Kaynak Tedarik Tüketim Tarifesi kapsamında yıllık 4000 kilovatsaat limitini 2026 için belirledik. Bu limitin üzerinde elektrik tüketenler destek grubundan çıkmış olacak. Ayda yaklaşık 330 kilovatsaat üzerinde tüketim yapanların maliyeti gerçek rakamlara yaklaşacak. Benzer bir uygulamayı 2026 yılında doğal gaz tarafında da hayata geçirmeyi planlıyoruz. Doğal gazda il bazlı ortalamalara bakacağız. Ankara veya Erzurum’un kış şartlarına göre farklı limitler belirleyeceğiz. Amacımız bütçeyi daha etkili kullanmak ve tüketimi makul bir düzeye getirmek. İhtiyacı olan vatandaşlarımız ise Aile Sosyal Hizmetler Bakanlığı kriterlerine göre destek almaya devam edebilecek.”
Sende Yorum yap