ABD Başkanı Trump’un duyurduğu ama karşılıklı ihlal edilen Hindistan ve Pakistan arasındaki “tam ve acil ateşkes” anlaşmasına dünyada üzülen tek ülke İsrail olmuştur kesinlikle... Çünkü İsrail Başbakanı Netanyahu ile Hindistan Başbakanı Modi aynı kafadalar. Netanyahu gibi Modi de kendi ülkesindeki Müslüman nüfusu baskı altına alma yönünde strateji izliyor. Netanyahu’nun Filistin topraklarında uyguladığı demografik dönüşüm politikasının benzerini yapıyor. Çoğunluğu Müslüman olan bölgeye Hindu yerleşimciler, Hindu grupların Müslümanlara saldırılarını görmezden gelme gibi... Bu ideolojik yakınlık, Hindistan ile İsrail arasında son yıllarda giderek derinleşen diplomatik ve askeri ilişkilerle de örtüşüyor. Dolayısıyla Hindistan’ın Pakistan’a saldırma bahanesi, Keşmir’in Hindistan idaresindeki bölgede gerçekleşen terör eylemi de her ne kadar üstlenen bir örgüt olsa da fazlasıyla İsrail tarzı tezgâhı kokuyor... Hatta doğrudan MOSSAD aklı, taktiği sanki... Hindistan’ın “terörle mücadele” yutturmacasıyla bombaladığı yerlerde adı lafta Savunma Kuvvetleri (IDF) olan ama saldırganlığıyla bilinen İsrail Ordusu’nun kara harekâtına hazırlık izlenimi veren taktiğiyle örtüşüyor yine... Saldırılarda kullanılanlar da Gazze’yi vuran SİHA’lar zaten... Hindistan’ın Pakistan’a karşı başlattığı askerî saldırılara ilk destek de işgalci İsrail’den geldi nitekim... Hem de bildik İsrail numarası “Hindistan’ın kendini savunma hakkı var” diyerek... Yani Tel- Aviv’e 5 bin kilometre mesafedeki Keşmir’e kadar uzanan bir MOSSAD ve IDF’nin kirli oyunu söz konusu. Doğrudan ya da dolaylı...
???