Bir kulüp başkanının gerçek sınavı, koltuğunda oturmak değil, gölgesinde büyüyen kulübün geleceğini düşünebilmek. Başarı, sadece kazanılan kupalarla değil, hataları kabul edip, zamanı geldiğinde çekilmeyi bilmekle de ölçülür. Çünkü bazen en büyük liderlik, bırakabilmektir.
Günün büyük bir kısmını sağlıklı beslenmeye kafa yorarak geçiriyoruz. Et mi yesek, vegan mı olsak, glütensiz mi yaşasak derken belki de asıl soruyu gözden kaçırıyoruz: Yemeği pişirdiğimiz, çayı demlediğimiz, hatta bazen direkt içtiğimiz musluk suyu ne kadar masum?
Amerika Birleşik Devletlerinin tarihinde yer alan bazı tarikat hikâyeleri, gerçek ile kurgu arasındaki çizgiyi neredeyse görünmez hâle getiriyor. 1930’lu yıllarda kurulan Kraliyet Metafizik Ustaları Kardeşliği adlı tarikatın ölümsüzlük vaadiyle gerçekleştirdiği deney, masum bir bebeği merkeze koyarak toplumsal hafızada yer eden örneklerden biri.
Önce, İngiliz hükumeti İsrail ile yeni serbest ticaret müzakerelerini askıya alacağını açıkladı, ardındanondan geri kalmamak için olduğu çok açık bir şekilde Fransa (ve Kanada), İsrail’le ilişkilerinde “somut adımlar” atacaklarını bildirdi. Bu açıklamaların üzerinden 24 saat geçmeden İsrail, 3 aydır süren ablukayı kaldırdığını ve sınırlı yiyecek maddelerinin girişine geçici süre izin vereceğini açıkladı.
Son zamanlarda mevsim sebebiyle de kene vakalarını duymaya başladık. Gelin bu küçük böceğin marifetleri neler, nasıl korunmalı bir göz atalım.
Hayattaki en eski arkadaşım bana “Benimle İbrahim Selim’in gecesine gelir misin?” deyince sorgusuz sualsiz “tamam” dedim. Kimseyi ikna edememiş, onu da hiç anlamadım. Meğer Nişantaşı Komedi Kulüp By Brothers’da gittiğimiz bir ‘quiz night’ imiş, gelmek istemeyenlerdeki de “Bize soru soracak” gerilimi. İçimden “Katılmayıveririm, kenardan izlerim, ne olacak” diye geçirdiğimi ve kısa sürede kendimi hırslı bir yarışmacı olarak bulduğumu itiraf etmeliyim. Bu quiz night’ların neden bir süredir bu kadar popüler olduğunu anlamış bulunuyorum.
Henry Kissinger ‘Liderlik: Dünya Stratejisiyle İlgili Altı Ders’ kitabında geçiş dönemlerinde ortaya çıkan ve uluslarını belirsizliklerden ve karmaşadan dingin limanlara ulaştırma cesaret ve kararlılığını gösteren liderleri ele almakta ve ortak özelliklerine değinmektedir. Kissinger geçiş dönemlerinin sadece siyasi liderlerine odaklanmaktadır. Gerçekte geçiş dönemlerinin bir de önemli aydınları vardır. Bu aydınlar geçiş dönemlerinin belirsizliklerini ve karmaşasını netleştiren ve gerginliklerini azaltan, dolayısıyla hayatın akışını kolaylaştıran düşünce sistematiğini örenlerdir. Aslında bu fonksiyonlarıyla geçiş dönemlerinin aydınları, liderlere de kılavuzluk ederler.
Beşiktaş sahasında Çaykur Rizespor’a 2-1 mağlup olarak üçüncülük yarışında ağır yara aldı. Bodrum FK deplasmanında sezonu kapatacak olan Kartal son haftaya üçüncü sıradaki Samsunspor’un 2 puan gerisinde girdi.
İlk kez 11’de yer alan Keny Arroyo 3. dakikada gole yaklaştı. Sağ çaprazdan bindiren Arroyo’nun sert şutunda top az farkla dışarı çıktı. Masuaku 25’te çaprazdan şutladı, meşin yuvarlak direğin yanından dışarı gitti. Zeqiri 28’de uzaktan denedi, Mert topa sahip oldu. Arroyo 33’te çaprazdan vurdu, top farklı biçimde üstten auta çıktı.
Masuaku ile başlayan atakta Rafa Silva bıraktı, boş pozisyondaki Arroyo’nun şutunda top yine kaleyi bulmadı.
Ghezzal 49’da penaltı noktasına etkili ortaladı, Varesanovic kafayı vurdu, Mert topu direğin dibinden çıkardı. Muçi 52’de çok sert vurdu, Grbic kornere çeldi. 56’da Joao Mario’nun vuruşunda top direğin dibinden dışarı gitti. 57’de Hojer şutladı, Mert müthiş çıkardı.
Çaykur Rize 61’de öne geçti. Hojer’in kornerinde iyi yükselen Samet kafayla topu ağlara gönderdi: 0-1. Beşiktaş üç dakika sonra eşitliği buldu. Masuaku’nun pasıyla buluşan Joao Mario yerden güzel bir vuruşla ağları havalandırdı: 1-1.
Beşiktaş son bölümlerde tüm gücüyle yüklendi ama golü bulan taraf Çaykur Rize oldu. 90+1’de Taha ortaladı, arka direkteki Ali Sowe sert bir şutla topu ağlara yolladı: 1-2.
Abu Dabi’nin ev sahipliğinde düzenlenen Euroleague Final Four final mücadelesinde Fenerbahçe Beko, Manaco’yu 81-70 yenerek 2. kez Avrupa’nın en büyüğü oldu. Mücadeleye istediği gibi başlayamasa da daha sonra oyunda dengeyi sağlayan sarı-lacivertliler, Monaco’nun 4 üçlüğü karşısında 1 üçlük bulduğu ilk çeyreği 20-18 geride kapadı. İkinci periyodun ilk 5 dakikasında iki takım da sayı bulmakta zorlanırken Melli-Hall ikilisiyle nefes alan Fenerbahçe Beko, soyunma odasına da 35-33 üstün gitti.
İkinci yarıda savunmalar sertleşti. Ancak Fenerbahçe Beko adına işler yolundaydı. Çünkü Guduric, Nigel Hayes ve Baldwin devreye girdi. Sarı-lacivertliler Diallo’yu durduramasa da son periyoda 54-51 üstün girdi. Sarı-lacivertliler 4. periyodun başında adeta rakibine duvar ördü. Bunun yanında sayı bulmakta zorlanmayınca 62-51’de fark çift hanelere çıktı. Kalan sürede de üstünlüğünü koruyan Fenerbahçe Beko, 2. kez Avrupa’nın kulüpler düzeyindeki en büyük organizasyonunda kupayı kaldırdı.
